ÖZEL EĞİTİMDE ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİNİN ÖNEMİ

Özel Eğitim sürecinde çocuğun, kendi bireyselliği korunurken toplumla bir bütün hâlinde hareket etmesi de  göz önünde bulundurulmalıdır.Bu ise ancak  bilgi, beceri, alışkanlıkların kazanıldığı erken çocukluk döneminden başlayarak çocukların öğrenme yaşantılarının kalitelerini arttırma yönünde gösterilecek dikkatli çabalarla mümkün olabilir. Bu nedenle özel eğitimde  çocukların büyüme, gelişme ve öğrenme ortamlarını nitelikli hâle getirmek ,de çocuk gelişimi ve eğitiminin rolü yadsınamaz.

Özel Eğitimde Çocukların eğitiminde , olgunlaşma hızlarında, ilgi alanlarında, gereksinimlerinde, öğrenme şekillerinde ve aile yapılarında büyük farklılıklar vardır.

Eğitim  Programını , hem hazırlama ve planlama, hem de uygulama ve değerlendirme süreçlerinde çocuk gelişimi bilgisini gerektirir. Çocuk gelişimini bilmek ise çocuğu tanımak anlamına gelir. Çocukların öğrenmesinde seçilen yöntemlerin çok önemli olduğu söylenir. Ancak, bu yöntemlerin çocuğa uygunluğu daha da önemlidir. Çocukların kendi hızlarında ve kendi öğrenme gereksinimleri doğrultusunda ilerlemeleri sağlanmalıdır. Çocuklar kendilerine uygun düşen koşullarda her şeyi öğrenebilirler. Çocukların kendilerini ifade etmelerine yardım edecek bir sınıf ortamı düzenleyerek, çocukların gerçek katılımları sağlanmalıdır.Örneğin Alıcı dili  becerisi iyi olan ,fakat ifade edici dil becerisinde problem yaşayan bir öğrencisi için sınıftaki bir oyuncağını görüp ama ulaşamayacağı yere dolabın üst rafına  koyarak ,Çocuktan iletişimi başlatıp istek belirtmesi için fırsatlar yaratabilir.Bu şekilde çocuk hem isteğini ifade edip , iletişimi başlatır ,hem de istediği bir oyuncakla oynama fırsatını yakalayabilir.

 Çocukların ilgilerinin farkına varmak ve ilgilerinin öğrenme için en uygun başlangıç olduğunu kabul etmek gerekir. Çocukların ilgilerine göre istedikleri aktiviteleri seçmeleri, kişisel kararlarını ifade edebilmeleri için basit fakat çok anlamlı bir deneyimdir.Örneğin,Yaş ve gelişim seviyesi uygun olan bir öğrenciye seçenek sunarak ders yapılabilir. ‘’Bu gün benimle güzel bir şekilde çalışmanı tamamlarsan , istersen basketbol oynarız istersen hamburger yeriz.’’ Bu şekilde aktivite seçeneği sunulması onun için eğlenceli bir ders olabilir.

Çocukları birbirinden farklı kılan sosyal, duygusal, psiko-motor, zihinsel özellikleri ve eğilimleri vardır.. Erken dönemde tespit edilen özel durumların ‘özür ve ileri olma durumları’ eğitimle iyileştirilebilir hale getirmekte  çocuğu olası geriliklerden korumak,  çocuk gelişimi ve eğitimi öğretmenin rolü büyüktür. Örneğin,sağlıklı olan 8 aylık bir bebek artık desteksiz oturmaya başlamalıdır.Öğretmen gözlemlediği öğrencisini 10 aylık olduğunu ve hala desteksiz oturamadığını  tespit ederse çocuğun  psikomotor alanda destek almasına yardımcı olabilir.Bu alanda hangi aşamada olduğunu ve zamanla ilerlemeleri de kaydederek gelişimini takip ederek olası geriliklerin önüne geçmeye çalışır.

 Çocuklar öğrenme sürecinde bir davranışın/becerinin aynısını ya da benzerini tekrarlayarak öğrendiklerini pekiştirirler ve geliştirirler. Akran çevresinde edinilen davranışı ne kadar çok sergilenirse o kadar  akıcılık ve zaman içerisinde de kalıcılık  sağlarlar.

 

Bütün çocuklar gelişimin farklı alanlarındaki tüm evrelerden geçerler. Ancak aynı gelişimsel süreçten geçmelerine karşın her çocuğun bu evrelerden aynı hızda geçmesi mümkün değildir. Bu durumda çocukların takvim yaşlarından ziyade gelişimsel yaşlarının  hedeflerine yansıtılması düşünülmelidir. Aynı sınıfta aynı takvim yaşında olduğu hâlde birkaç farklı yaş diliminin özelliklerini yansıtan çocuklar bulunabilir. Çocuk gelişimi Öğretmeni, çocukların bu gelişimsel yelpazede bir dağılım gösterdiğinin farkında olmalı, gerekli değişiklikleri ve düzenlemeleri yapabilmek için hazırlıklı bulunmalıdırlar. Cartwright, çocukların aynı anda aynı şeyi aynı yöntemlerle öğrenmesini beklemenin, çocukların bireysel öğrenme becerilerini, öğrenme biçimlerini, gereksinimlerini ve ilgilerini göz ardı etmek olduğunu vurgular.

 

Özel eğitimde çocukların gelişiminin değerlendirilmesi zorunludur. Bir çocuğun dil, zihin, sosyal, duygusal, fiziksel gelişiminin izlenmesi doğal bir değerlendirme ve aynı zamanda çocuğu tanıma sürecidir. Zamanında yapılan değerlendirmeler, çocukların öğrenme kalitesini arttırır, çünkü çocuklar bu şekilde programdan daha fazla yararlanabilirler. Eğitim programının genel olarak bütün çocuklar üzerindeki etkisini belirlemek daha fazla eğilim gösterilen bir değerlendirme durumudur. Çocuklar eylem hâlindeyken onların katılımı ile duygu ve davranışlarını izlemek en somut ve güncel geri bildirimdir.

Çocukların  gelişimlerinde güncel değerlendirme yaparken   takip edebilecekleri gelişim dosyalarının-portfolyoların- tutulması önerilmektedir. Genellikle öğretmenlerin çocuklarla ilgili yaptığı değerlendirmeler yazılı kayıtlar olarak dosyalanır.

Merak uyandıran ortamlar planlamak çocukların öğrenmeye karşı ilgisini arttıracağı gibi, öğrenmeye karşı olumlu tutum geliştirmesine de neden olabilecektir..

Çocukların öğrenme gereksinimlerini karşılarken en önemli husus çocuğun kendisidir. Çocuğa öğretilecek hiçbir şey çocuğun kendisinden önemli olamaz. Çocuğun öncelikle duygusal gereksinimlerinin karşılanması gerekir. Çocuğun keyif alması, eğlenmesi, mutlu olması çok önemli ve gereklidir. Duygusal emniyetin sağlanmadığı ortamda hiçbir öğretim yöntemi başarılı olamaz. Bu nedenle  özel eğitimde çocuk gelişimi öğretmenlerinin  önemle üzerinde durmaları gereken husus çocukların kendilerini duygusal olarak güvende hissedecekleri, koşulsuz sevgiye dayalı yüksek yaşam kalitesi içeren olanaklar yaratmaları gerektiğidir.

 

Yorumlar

Yorum Bırakın