MİLİEU TEACHİNG

MİLİEU TEACHİNG VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

Uğur KAYA

Doktora Çalışması Özeti

 

DİL GELİŞİM KURAMLARI

 

            Çocuklar farklı dil ortamlarında bulunmalarına rağmen kısa süre içinde dilin gramer yapısını aynı şekilde kazanırlar. Dil kurallarını özümserler. Her gelişim alanında olduğu gibi dil gelişiminde de biyolojik temel ve çevre koşulları iki önemli etken olarak ortaya çıkmaktadır. Biyolojik temelin üstünlüğünü savunan görüş dilin kazanılması için çocuğun bilişsel organizasyonu ve algı-motor becerisine sahip olduğunu öne sürer. Bu görüşe göre çocuktaki bilişsel yetenekler dilin kazanılmasıyla yakından ilgilidir. Çevresel etmenleri vurgulayanlar özellikle anne çocuk arasındaki konuşmaların niteliğinin annenin büyük çocuklarla ve diğer yetişkinlerle olan konuşmalarından farklı olduğunu bulmuşlardır. Yetişkinler çocuğun yeteneklerini uyarmada ve dili belli ölçüde yapılandırmada etkin rol oynarlar. Fakat yine de anne ve babalar bunu için bilinçli bir eğitim vermezler. İlginç olan çocuğun sonsuz bir çeşitlilik içinde dili anlaması ve kullanmasıdır. Modern psikolojide öğrenme kuralları son yıllardaki dil kurallarından etkilenmişler ve çocukların bilişsel stratejileri kullandıkları ve dil kurallarını bu stratejilerle kazandıkları söylenmektedir. Yine bu kuramlardaki yeni görüşler arasında çocukların doğuştan getirdikleri kapasitelere uygun bir şekilde dili devamlı olarak yapılandırdıkları duruma göre değişiklikler yaptıkları öne sürülmektedir. Hala dil bilimciler dilin sistemi hakkında yaptıkları çalışmalarda bir sonuca ulaşamamışlardır.

 DAVRANIŞCI  GÖRÜŞ

Bu görüşün temel hipotezi çocukların sözel davranışları çevrelerinde göze çarpan başka kişilerce seçmeli bir biçimde ödüllendirildiği için çocukların dili öğrendiği vurgulanmaktadır. İlk kez Skinnel’in Verbai Behavior adlı eseriyle ortaya attığı davranışcı yaklaşım, dil öğrenimini taklit, seçmeli pekiştirmesi alıştırmaya dayanan bir işlem olarak görür. Davranışçılar dil bilgisel cümlelere model olmada ve bunları pekiştirme anne-babanın rolünü vurgulamışlardır. Davranışçı görüşün ilk destekleyicilerinden biri olan sto-ats dil kazançlarını uyarı-tepki ilkeleriyle açıklanabileceğini ileri sürer.

PSİKOLİNGUİSTİK GÖRÜŞ 

Bu görüşün temel hipotezi; çocukların dil kurallarını uygulamaya doğuştan eğilimleri olduğudur. (Chomsky, 1957)

  1.      ANLAMSAL BİLİŞSEL GÖRÜŞ

Bu görüşün temel hipotezi, çocukların sensoimotor (deney hareket) deneyimlerinden söz etmek amacıyla dil öğrendikleridir.

  1.      ETKİLEŞİMCİ GÖRÜŞ

Bu görüşün temel hipotezinde, bebekler konuşma öğrenmeye hazır doğar ve çevre onlara konuşma öğretir görüşü vardır(Bloom, Lahey 1978). Temelde bir etkileşimci olan Piaget, bilişsel gelişimi, çevreyle etkileşen içten yönlendiren, etkinliğin belirlediği ve giderek etkileşim sürecinin fonksiyonu olarak değişen bir olgu olarak kabul eder.

Bloom ve Lahey’in sunduğu etkileşim modeli dili üç boyutlu bir sistem olarak tanımlar. Bunlar; içerik, biçim ve 

Kullanım, dilin niçin, ne zaman, nerede ile ilgili olan yanıdır ve iletişimle, toplumsal etkileşimle ilişkilidir.

Dil kullanımı; dinleyenlerle ilgilenmeyi, konuşma nedenini değişik mesajlar arasından seçim yapmak için, bağlamsal bilgiyi kullanma yeteneğini ve konuşma hızını anlamayı gerektirir.

  1.      KULLANIM BİLGİSİNE DAYALI GÖRÜŞ(Pragmatik)

TOPLUM DİL BİLİMSEL (Sociolinguistik)

Bu görüşün temel hipotezi; çocukların sosyalleşmek ve başkalarının davranışını yönlendirmek için dil öğrendikleridir (Morris, 1938, Brunner, 1974).

 

Dil öğretim yöntemleri ve etkilendikleri kuramlar :

 

Doğrudan Öğretim Yöntemi :

Etkilendiği kuram : Davranışçı kuram

Uygulama Aşamaları :

            Yapılandırılmış ortamda öğretim sunulur amaçlar öğrencinin performansına göre öğretmen tarafından seçilir. Amaçlar seçilirken öğrencinin doğal çevresi göz önüne alınmaz. Bu amaçlar gerçekleşene kadar öğretime devam edilir.öğrenci kabul edilen kritere ulaşıncaya kadar yapılandırılmış öğretim sunulur. Doğru tepkiler pekiştirilir. Pekiştirme sosyal pekiştireç yiyecek ve sosyal pekiştireç türleri kullanılır.

 

Doğal dil öğretim yöntemi :

Etkilendiği kuram : Sosyal etkileşimci kuram.

            Doğal dil yaklaşımında çocuğun dil gelişimine göre konulan amaçlarla, çocuğun ilgisine yönelik hazırlanan ortamlarda öğretmenin model olarak dil kazandırması amaçlanmaktadır.        

            İletişim, çocuklar ortamda bulunan nesne veya aktiviteyle ilgili etkileşime girmeye hazır olduğu zaman başlar.

            İletişimi başlatan çocuktur. Öğretmen çocuğun iletişimi başlatması için ortamı çocuğun ilgisine yönelik düzenleyerek gerekli uyaranları verir.

            Çocuk iletişimi başlattıktan sonra öğretmen, çocuğun ilgilendiği nesne veya olayla ilgili sözel model olur, genişletmeler ve düzeltmeler yapar.

            Çocuk, öğretmenin çevredeki nesneler veya olaylarla ilgili kullandığı dili model olarak öğrenir.

            Öğretmen çocuğu sözel dili kullanması için cesaretlendirilir. Bunu çocuk iletişime katıldığı zaman çocuğun iletişime girme girişimini ve sözel ifadelerini onaylayarak ve doğal pekiştireçler kullanarak yapar.

            Doğal dil yaklaşımında çocuğa dil kazandırmak için kendiliğinden oluşan fırsatların değerlendirilmesine önem verilir. Çocuğun bulunduğu tüm ortamlar dilin kazandırılması için uygun ortamlardır.

Uygulama Teknikleri :

            Çocuğun söylediklerini genişletme ve ekleme, paralel konuşma , kendi kendine konuşma.

      

Çevrenin yapılandırılmasına dayalı dil öğretim yöntemi

Etkilendiği kuram:

Gelişimsel teoriyi uygulamalı davranış analizi ile iç içe kullanan karma bir sağaltımdır. Sosyal etkileşimci kuram

            Arttırılmış Çevresel Öğretim (Enhanced Milieu Teaching –EMT-) doğal, erken dil sağaltımına hibrid bir yaklaşımdır. EMT, dil sağaltımına hem davranışsal hem sosyal etkileşimci yaklaşımların unsurlarını birleştirip kullanır. EMT’nin üç bileşeni bulunmaktadır:

  

MİLİEU DİL ÖĞRETİMİ

            Milieu dil öğretimi, çocuğun çevresinde kendiliğinden ortaya çıkan doğal olarak oluşan olayları, iletişimsel değişimleri çocuklara dili öğretmede fırsat olarak kullanan çocuk merkezli bir öğretim yaklaşımıdır. Milieu öğretimi, doğal olarak ortaya çıkan etkileşimler sonucu oluşturulan ve çocuğun işlevsel pekiştireçlere yani dil seviyesini ve iletişimselliğini destekleyici, geliştirici ve genişletici pekiştireçlere ulaşmasını sağlayan bir stratejidir. Milieu öğretimi iletişimde gelişimsel bozukluğu olan çocuklara, zihinsel engeli olan çocuklara, otistik özellikler gösteren çocuklara, gecikmiş konuşması olan çocuklara dil becerilerinin öğretiminde umut verebilecek bir teknik olarak önümüze çıkmaktadır. 1968 yılından bu yana milieu dil müdehale uygulamaları üzerine yapılan çalışmalar stratejinin etkililiği ve uygunluğuna yönelik olumlu sonuçlar ortaya koymuştur. Milieu dil öğretimini destekleyenler milieu dil öğretiminin;

  • Öğretimsel ortamlardan günlük çevreye doğru genellemeyi destekleyen,
  • Çocuklara dilin işlevlerini ve yapısını öğreten,
  • Dili öğretmek için doğal ortamları kullanan bir yaklaşım olduğu...